Hastalara

Menu


Kalbimizi tanıyalım

Koroner Bypass Cerrahisi nedir?

Kapak ameliyatı nedir?

Ameliyat sonrası


Kalbimizin yapısı ve görevi



Ana Menu

Kalbimizin yapısı ve görevi

Kalbimiz dört odacıktan oluşan, kas yapısında, yaklaşık yumruk büyüklüğünde, göğüs boşluğu içinde yerleşmiş vucudumuza kan pompalamakla görevli bir organımızdır. Göğüs boşluğu içerisinde, perikard denen bir kese ile çevrelenmiş olarak bulunur. Kese kalbi çevredeki organlardan ayırır ve az miktardaki kayganlık sağlayan bir sıvı içinde tutar.

Odacıklardan ikisi üstte yer alır, sağ ve sol olmak üzere kulakcık (atrium) olarak adlandırılır. Diğer ikisi ise altta yerleşmiştir ve karıncık (ventrikül) olarak adlandırılır. Kulakcıklar birbirlerinden bir duvar (atriyal septum) ile ayrılmışlardır. Aynı şekilde karıncıklar arasında da bir duvar (ventriküler septum) vardır.

Sağ kulakcık, vucuttan dönen toplar damar kanını (venöz kan) alır ve üç yaprakcıklı (triküspit kapak) kapaktan sağ karıncığa pompalar. Sağ karıncık kendisine gelen kanı akciğer atar damarı (pulmoner arter) aracılığı ile akciğerlere pompalar. Akciğer atardamarı başında bir kapak (pulmoner kapak) bulunur. Sol kulakçık ise akciğerlerden gelen temizlenmiş kanı alıp mitral kapak aracılığı ile sol karıncığa geçirir. Sol karıncık bu kanı ana atar damar (aort) aracılığı ile tüm vucuda pompalar. Ana atar damar başında bir kapak bulunur. Yani kalbin 4 odacığı ve bu odacıkların çıkış bölümlerinde yer alan 4 adet kapağı vardır. Kapaklar kanın tek yönde ilerlemesini sağlar. Odacıklar ise sırayla kasılarak kanın vucutta dolaşımını sağlarlar.

Kalbin beslenmesi ana atardamardan çıkıp kalbe dağılan iki adet koroner damar ile sağlanır. Sol ana koroner atar damar kısa bir seyirden sonra iki ana damara ayrılır. Böylece kalbi besleyen üç ana damar oluşmuş olur. Sol ana koronerin bir dalı olan ön inen dal (LAD) genellikle kalbin fonksiyonel ve alansal olarak önemli bir bölümünü besler. Bu damar sağlamsa diğer iki damarda hastalık bulunsa bile genellikle cerrahi işlem önerilmez.

Kalp vucudun ihtiyaçlarına göre çalışmasını ayarlayabilen ve kendi kendine çalışan (otonom) bir organdır. Dakikada 60-100 kez atarak, herbir atımda 60-70 ml kanı vucuda pompalar.

Dolaşım sistemi

Vucudumuzda bulunan kan, dokularımıza besin maddelerinin ve oksijenin taşınması, dokularda besin maddeleri ve oksijenin kullanımı sonucu oluşan artıklarında dokulardan alıp vucuttan uzaklaştırılması görevlerini yapar. Ayrıca vucudumuzun korunmasının sağlanmasında da görevlidir.

Besin maddeleri kana bağırsaklarda hazmedilerek alınır. Toplar damarlar yolu ile sağ kalbe, akciğerlere oradan sol kalbe ve vucuda dağıtılır. Atık maddeler ise dokulardan alınıp, böbrekler, deri ve akciğerler aracılığı ile atılır.

Oksijen ise akciğerler aracılığı ile havadan alınıp dolaşıma verilir.



Koroner Bypass Cerrahisi



Ana Menu


Koroner bypass cerrahisi nedir?

Koroner bypass cerrahisi açık kalp ameliyatları arasında en çok yapılan ameliyattır. Dar yada tıkalı olan damara bir başka yoldan kan gelmesini sağlar. Kalbin kendisini besleyen damarlara koroner atar damarlar denir. Kalp diğer kaslardan farklı olarak durmaksızın çalışır. Koroner atardamar hastalığı kalbin yeterli beslenememesidir. Koroner damarlar daralır veya tıkanırsa kalp yeterli oksijen ve besin alamaz. Besin ve oksijen azlığı kritik düzeyi geçerse kalp kasında hasar oluşur, bu durum kalp krizi olarak adlandırılır.

Başa dön


Kalbi besleyen damarlardan biri daralır veya tıkanırsa ne olur?

Kalbi besleyen damarlardan biri daralır veya tıkanırsa, göğüs ağrısı veya kalp krizi oluşabilir. Daralma veya tıkanıklık bazı hastalarda şiddetli ağrı ile seyrederken bazı hastalarda önemsiz ağrı ile veya hiç ağrısız olarak da seyredebilir. Ağrısız seyreden olaylar genellikle şeker hastalarında gözlenir ve sessiz kalp hastalığı olarak adlandırılır. Hastaların bir kısmında kalp krizi kalp hastalığının ilk belirtisi olarak oluşur. Kalp grafisinde, kalbin beslenmesi ile ilgili problemler her zaman saptanamayabilir.

Kalp hastalığı ile ilgili şikayetleriniz varsa veya risk faktörlerinden bazılarına sahip olmanız durumunda doktorunuz veya siz kalp hastası olduğunuzu düşünmelisiniz. Risk faktörleri şunlardır;

Erkek cinsiyet,
Kolesterol yüksekliği,
Şeker hastalığı,
Tansiyon yüksekliği,
Sigara kullanımı.

Koroner kalp hastalığı tanısı, koroner angiyografi ile kesinleştirilir. Efor testi hastanın hastanede yatması gerekmeden yapılan ve hastalık hakkında bilgi verebilen bir yöntemdir. Koroner angiyografi hasta hastanede yatırılarak yapılır. Katater adı verilen bir ince tüp kasık veya koldan atardamar içine yerleştirilerek kalbi besleyen damarlara kadar ilerletilir. özel bir ilaç verilerek kalbi besleyen damarlar ve sol kalp boşluğunun filmleri çekilir. Bu yolla damarlardaki darlık, tıkanıklar ve kalp kasının kasılma gücü, hastalıktan hasar görüp görmediği saptanır. Koroner angiyografi yapılmadan doğru tedavi yöntemi önermek ve herhangi bir girişimde bulunmak (balon uygulama, kafes takma, ameliyat) mümkün değildir.

Kalp hastalığı tanısı konursa ilaç tedavisi, balon angiyoplasti ve ameliyat seçeneklerinden hasta için en uygun olan yöntem hastaya önerilir ve açıklanır.

Başa dön


Ne zaman ameliyat gerekir? Ameliyatın amacı nedir?

Ameliyat ve diğer tedavi seçeneklerinin hangi şartlarda uygulanması gerektiği ve yararlılıkları yıllar önce uzun araştırmalar sonucunda saptanmıştır. Ana koroner atar damar hastalığı, üç damar hastalığı ve kalp kası hasarı olan hastalar ameliyattan daha fazla yarar görmektedirler. Ameliyat bunun dışında özel bazı şartlarda gerekli olabilir veya hastanın yakınmaları ilaç tedavisi ile kontrol edilemezse ameliyat düşünülebilir. Koroner arter hastalığı karmaşık ve her hastada kendine özel şartlar içerir, bu nedenle kendi durumunuzu doktorunuzla konuşmanız en doğru yoldur.

Ameliyatın amacı hastanın yaşam kalitesinin korunması ve ameliyat olmazsa karşılaşabileceği olası zararlardan korunmasını sağlamaktır.

Başa dön


Ameliyat nasıl bir işlemdir?

Kalp cerrahisi standart tekniğinde göğüs kemiği yukardan aşağıya doğru ortadan kesilerek göğüs kafesi açılır. Bu kesi cerraha kalp ve ana damarlara erişim sağlar. Hasta kalp-akciğer makinasına bağlanır, kalp özel bir serum ile durdurulur ve bypass işlemi yapılır. Daha sonra kalp tekrar çalıştırılır ve kalp-akciğer makinesi desteği kaldırılıp ameliyat sonlandırılır. Bazı hastaların sandığının aksine ameliyat sırasında kalp yerinden çıkarılmaz.

Ameliyatta atardamar ve toplardamar greftleri kullanılır. Atardamar greftleri; iç meme atardamarı, kol atardamarı, karın duvarı atardamarı ve mide atardamarı olabilir. Toplardamar ise bacaklardan (nadiren koldan) sağlanır. Atardamar greftleri (özellikle iç meme atardamarları) hastalığa dirençli olup uzun süre açık kalırlar.

Başa dön


Günümüzde uygulanmaya başlayan yeni teknikler nelerdir?

Tedavi yöntemleri, daha iyi sonuçlar sağlamak ve hastaların daha az rahatsız olup daha kısa sürelerde iyileşmesini sağlamak amacıyla geliştirilmektedir.

Ancak halen altın standart kalp-akciğer makinası yardımıyla yapılan açık tekniktir. Diğer teknikler ya bazı zorunluluklar nedeniyle açık tekniğin kullanılamadığı hastalada ya da o işleme uygun özellikte olan hastalarda uygulanmakta ve geliştirilmektedir.

Sonuçların daha iyi olması için uygulanan yöntemlerden birisi bypassların hepsinin atardamarlar kullanılarak yapılmasıdır. Atardamar kullanılarak yapılan bypasslar daha uzun süre açık kalmaktadır ve hastaların yeniden ameliyata ihtiyaç oranları azalmaktadır.

Sonuçların iyileştirilmesi ve hastaları kalp-akciğer makinasının olası zararlarından korumak için uygulanan bir diğer teknik çalışan kalpte bypass işlemidir. Cerrah uygun olgularda işlemi, kalp normal işlevini sürdürürken yapar.

Bunların dışında küçük kesilerle veya endoskopik (açılan küçük deliklerden sokulan) aletlerle yapılan işlemler uygun hastalarda veya bazı zorunluluklar nedeniyle yapılabilmektedir. Ayrıca robotik cerrahide deneme aşamasında yapılabilmektedir.

Başa dön


Ameliyat öncesinde bilinmesi gereken risk veya olası zararlar var mıdır?

Cerrahi işlem hastalara kardiyolog ve kalp damar cerrahlarının birlikte değerlendirmeleri sonunda önerilen bir yoldur. Bu hastalar ilaç, balon ve stent (kafes) işlemlerinden yeterli yarar görmeyecek veya teknik olarak uygun olmayan hastalardır. Tüm cerrahi işlemler gibi koroner bypass işlemide belirli oranlarda riske sahiptir. Bu risk hastaya ameliyat önerilirken açıklanır. Riskin derecesi hastanın sağlık durumuna göre değişir. Koroner bypass ameliyatının olası zararları; kanama, enfeksiyon, geçici veya kalıcı felç, ameliyat sırasında, sonrasında kalp krizi veya hastanın kaybedilmesi olabilir. Bu olası zararların hastaya göre değerlendirilip doktorunuz tarafından açıklanması gereklidir. Riskin derecesi yaşa, genel sağlık durumuna, sigara içimine, ek hastalıkların varlığına, kalp işlevlerinin durumuna göre değişir.

Başa dön


Ameliyatın riski nedir?

Koroner bypass işlemi bir önceki başlıkta açıklanan riskleri taşır. Uygulanan yönteme, hastanın işlem öncesindeki genel sağlık ve kalp sağlığı durumuna göre değişir. Bu risk, en iyi koşullarda % 1 ve altındadır. Yani iyi koşullar da bile 100 hasta ameliyat edilirse bunlardan biri ameliyat veya sonrasında çeşitli nedenlerle kaybedilebilir veya geçici/kalıcı sağlık problemi oluşabilir. Hastanın yaşına, cinsine, ek hastalığı olmasına, kalbinin durumuna ve yapılacak ameliyatın cinsine göre bu risk 10-20 katına kadar artabilir. Riskin kendi durumunuza göre yaklaşık ne kadar olduğunu doktorunuzla konuşarak öğrenebilirsiniz.

Başa dön


Ameliyatın uzun dönem sonuçları ve başarısı nedir?

Koroner bypass ameliyatının uzun dönem sonuçları gayet iyidir. Hastaların çoğunun sıkıntıları ameliyat sonrası geçer. Bazı hastalar iyileşme dönemi sonunda efor kapasitelerinin arttığını belirtirler. Bazı hastalarda sıkıntılar tekrar oluşabilir. Az sayıda hastada, genelde 10 yıldan sonra ikinci ameliyat gereği doğabilir.

Koroner bypass ameliyatı, nedenleri değil sonuçları ortadan kaldıran bir işlemdir. Bu nedenle hastalar ameliyat olduklarında herşey bitmiş değildir. Hastaların değiştirilebilen risk faktörleri kontrol altında tutularak (hastaların aktif katılımı ile) tekrar problemlerle karşılaşma olasılıkları azaltılır. Bu önlemler ameliyatın uzun dönem sonuçlarını iyileştirir ve başarısını artırır.

Başa dön


Ameliyatın dışında kullanılabilecek başka seçenekler nelerdir?

Ameliyat dışında kullanılabilecek seçenekler ilaçla tedavi ve bolanla açma ve kafes yerleştirilmesi işlemleri olabilir. Bunlardan hangisinin uygun olduğu, yöntemlerin avantaj ve dezavantajları doktor tarafından hastaya açıklanır ve önerilir. Hasta ve yakınları kardiyolog ve kalp cerrahından ameliyata alternatif tedavi yöntemlerini sormalıdırlar.

Başa dön



KALP KAPAĞI HASTALIKLARI



Ana Menu


Kalp kapaklarınız ve hastalıkları

Kalp kapağı doğumsal olarak hasta olabilir veya romatizmal, bakteriyel, kireçlenme gibi nedenlerle sonradan hastalanabilir. Kapaklar normal yaşlanma seyrinde de yapısal veya işlevsel olarak bozulabilirler.

Kapak hastalıklarının iki ana tipi vardır:

  • Darlık, kapak tam olarak açılamaz ve kan dar bir açıklıktan geçmek zorundadır.

  • Yetmezlik, kapak tam olarak kapanamaz ve kan kapaktan geriye doğru da akar.

Kalp bu durumu kompanze edebilmek için daha fazla çalışır, vucuda yeterli miktarda kan pompalayamaz. Bu aşırı çalışma sonucunda kalp gücü zayıflayabilir, kalpte büyüme olur ve hastada aşağıdaki belirtiler oluşur:

  • Nefes darlığı

  • Göğüs ağrısı

  • Bacaklarda şişlik

  • Çabuk yorulma

  • Baş dönmesi

  • Halsizlik

Başa dön


Tanı testleri

Doktorunuz kapak hastalığınızın tam olarak ne olduğunu ve hangi tedavi yönteminin size uygun olduğunu saptamak için ayrıntılı bir öykü ve fizik muayene işlemlerine ek olarak aşağıdaki testlerden gerekli olanların yapılmasını isteyecektir.

  • Kalp röntgen filmi (Tele) -- Bu film doktorunuza kalbinizin ve onun odacıklarının boyutları hakkında bilgi sağlar, ayrıca akciğerleriniz konusunda bilgi verir.

  • Elektrokardiyogram (EKG) -- Bu test sırasında kalbininizin çalışması sırasında oluşan elektriki aktivitesi kaydedilir. Kalp hızı ve çalışma düzenindeki bozukluklar, kalp kasında büyüme ya da hasar olup olmadığı konularında bilgi sağlar.

  • Ekokardiyogram (EKO) -- Bu test ses dalgaları (ultrasound) kullanılarak yapılır. Kalbin yapısal ve fonksiyonel olarak kontrol edilmesini sağlar. Kapaklar hakkında ayrıntılı bilgiler edinilebilir.

  • Kalp kateterizasyonu (Angiyo) -- Bu testte verilen madde ile kalp damarları ve odacıkları filmde görülebilir hale gelir. Kalp boşluklarındaki basınçlar ölçülür. Kalbin pompa fonksiyonu değerlendirilir, kalbi besleyen damarlarda daralma olup olmadığı saptanır, eğer anlamlı daralma varsa kapak ameliyatı sırasında bypass işlemide gerçekleştirilir.

Başa dön


Standart kapak cerrahisi

Kapak problemleri başlangıçlarında ilaçla tedavi edilselerde çoğu olguda hasta kapağın tamiri veya değiştirilmesi şeklinde bir cerrahi işlem gerekir. Cerrahınız, hangi işlemin sizin için uygun olduğu konusunda sizi aydınlatacaktır. Bu seçimi yaparken yaşınız, tibbi öykünüz, kalp hastalığınızın türü, yaşam şekliniz ve pıhtılaşmayı geciktirici ilaç alıp alamayacağınız gibi faktörleri gözönüne alacaktır.

Temel olarak üç tür yapay kapak vardır:

  • Biyoprotez kapaklar hayvanlardan elde edilirler ve özel olarak temizlenip hazırlanırlar.

  • Mekanik kapaklar metal, karbon ve/veya sentetik maddelerden yapılırlar. Kanın pıhtılaşmasını geciktiren ilaç kullanımı gerektirirler.

  • Biyolojik kapaklar insan kalbinden elde edilirler. Ölen ve organ bağışlayan insan kalbinden çıkarılıp daha sonra kullanılmak üzere hazırlanarak dondurulur (homogreft). Bazı durumlarda ise hastanın kendi akciğer atardamarı, hasta ana atardamarı (aort) değiştirmek için kullanılabilir.

Bazı kapaklar cerrahi olarak onarılabilirler, böylece kapak etkin olarak tekrar işlevini kazanabilir. İki ana onarım tekniği vardır:

  • Halka anuloplasti, bu yöntemde halka şeklindeki bir yapay madde ile kapağın çevresi güçlendirilir. Kapak tam kapanabilir hale getirilir.

  • Onarım, bu yöntemle kapak ve/veya bileşenleri düzeltilerek kapağın tam açılması ve kapanması sağlanır.

Kapak cerrahisi işlemi yaklaşık dört saat süren ve özel bir cerrahi ekibin gerçekleştirdiği bir ameliyattır:

  • Kalp cerrahisi uzmanı, ameliyatı yönetir ve yapar.

  • İki doktor işleme yardımcı olur.

  • İki hemşire aletlerin ve cihazların hazırlanması ve kullanımını sağlar.

  • Anestezi uzmanı doktor ağrısız ve uyurken işlemin yapılmasını sağlar.

  • Perfüzyonist vucut dışı dolaşım makinesinin hazırlanması ve kullanımını sağlar.

Kapak cerrahisi üç değişik yoldan yapılabilir:

  • Sternotomi: ameliyat kesisi göğüs kemiği (iman tahtası) yukarıdan aşağı doğru kesilerek yapılır. Ameliyat sonunda kesilen kemik çelik tel dikişlerle tekrar birleştirilir.

  • Torakotomi: ameliyat kesisi kaburga kemikleri arasından yapılır.

  • Minimal invaziv cerrahi: yaklaşık 7,5 cm boyunda bir kesi göğüs kemiği veya onun sağ tarafından yapılır.

Başa dön


Minimal invaziv kapak cerrahisi

Koroner arter hastalığı olmaksızın kapak cerrahisi uygulanacak hastalarda 7,5 cm'lik küçük bir kesi ile işlem yapılabilir. Minimal invaziv kapak cerrahisi iki değişik yolla yapılır:

  • Aort kapak değişimi: işlemi göğüs kemiği üst ucundan kısa kesi yapılarak gerçekleştirilir.

  • Mitral kapak değişimi/onarımı: Göğüs kemiği alt ucundan yukarı doğru 6-8 cm bir kesi yapılır ve kesi 2. kaburga aralığından sağa doğru uzatılır.

Minimal invaziv kapak cerrahisi, işlemin kaliteli olmasını sağlamanın yanısıra aşağıdaki avantajlara da sahiptir.

  • Daha az travma,
  • Daha az kan kaybı,
  • Daha iyi kozmotik sonuçlar,
  • Daha az kesi ağrısı,
  • Daha kısa hastanede kalış süresi.

Başa dön


Ameliyata hazırlık

Kapak ameliyatı kararı verilip ameliyat randevunuz ayarlandığında işlemden birgün önce hastaneye yatışınız yapılır. Ameliyat öncesi tetkikleriniz ve ayrıntılı muayeneniz yatış tarihinizden önceki 2 hafta içinde ayaktan hazırlık polikliniğinde yapılır.

Sigara

Eğer sigara içiyorsanız, bırakmalısınız. Sigara kalbi besleyen damarları daraltır, akciğerlerde balgam oluşumunu artırır, kan basıncını yükseltir ve kalp hızını artırır. Ameliyat sonrası komlikasyon oranı artar.

Diş değerlendirmesi

Kapak ameliyatınızdan önce dişlerinizde enfeksiyon odağı olabilecek bir problem olmadığından emin olunmalıdır. Bu nedenle diş konsültasyonunuz yapılmalıdır.

Antikoagülan

Eğer kan sulandırıcı ilaç kullanıyorsanız (Coumadin, Orfarin veya aspirin içeren bir ilaç) bunu yatış öncesi tetkikler döneminde doktorunuza iletmelisiniz.

Kan ve kan ürünleri

Kapak ameliyatınız ve sonrasında kullanılmak üzere gerekecek ortalama 5 ünite kan ve 5 ünite taze donmuş plazmanın yatışınız sırasında hastanenin kan bankasına müracaat eden kişilerce verilmesi gerekecektir. Bu nedenle kan verebilecek 5-7 kişiyi ayarlamanız, ameliyat programınızın aksamamasını sağlar.

Aç kalma süresi

Ameliyattan bir önceki günün gece yarısından sonra herhangi bir şey yeyip içmemelisiniz. Böylece anestezi verilince olabilecek bulantı ve kusma gibi olaylar engellenir. Eğer ilaçlarınızı almanız gerekiyorsa az bir miktar su ile içebilirsiniz.

Ameliyat öncesi hazırlık

Ameliyat saatinizden kısa bir süre önce hemşireniz hazırlık iğnenizi yaparak sizi ameliyathaneye kadar götürür. Dosyanızı ve hakkınızdaki önemli bilgileri anestezi ekibine iletir ve sizi ameliyahane ekibine teslim eder. Anestezi ekibi sizi ameliyat odasına alır, masaya aktarır ve damar yollarını takar. Ardından uyutma işlemi başlar, solunum cihazına bağlanabilmeniz için soluk borunuza tüp yerleştirilir. Vucut fonksiyonlarınızın izleneceği diğer tüm bağlantılar yapılır.

Bekleme bölümü

Ameliyatınız sırasında yakınlarınız hastane girişindeki danışma bölümü önündeki bekleme salonu ve kafeterya bölümünde bekleyebilirler. Ameliyatınızın bitişi ve yoğun bakıma geçiş işleminizi halkla ilişkiler biriminden öğrenebilirler. Yoğun bakıma geçişinizle birlikte yakınlarınız yoğun bakım ekibinden telefonla durumunuz hakkında bilgi edinebilirler.

Başa dön


Yoğun bakım

Ameliyatınızdan hemen sonra kalp damar cerrahisi yoğun bakın ünitesine alınırsınız. Burada uzman yoğun bakım ekibi (hemşire ve doktorlar) tarafından bakımınız yürütülür. Yoğun bakıma uyuyarak solunum cihazına bağlı, damar yolları ve drenlerinizle (ameliyat bölgesinden az miktarda olan kanamayı boşaltan) gelirsiniz. Durumunuza göre uyandırılma ve solunum cihazından ayrılma zamanınıza karar verilir. Uyandığınızda biraz ağrı ve rahatsızlık hissetmeniz doğaldır.

  • Soluk borunuza yerleştirilmiş bir tüp ile solunum cihazına bağlı olarak uyanırsınız. Cihaz önce sizin solunumunuzu tümüyle sağlarken gücünüz yerine geldikçe ekibinizin kontrolü altında solunumunuza yardım edecek şekle ardındanda sizin kendi kendinize solumanıza izin verecek şekle alınır. Kendi solunumunuz yeterli olunca boğazınızdaki tüp çıkarılarak cihazdan ayrılırsınız. Bir süre oksijen maskesi ile size zengin ve nemli hava solutulur.

  • Kalp fonksiyonlarınız izlenir. EKG ile kalp hızınız ve ritminiz takip edilir. Atardamar içi kateter ile kan basıncınız sürekli olarak izlenir. Toplardamar kateteri ile hem tedavileriniz yapılır hemde buradan basınç bilgileri elde edilir.

  • Bir sonda ile idrarınız ölçülü bir torbaya toplanır.

  • Göğüs tüpü veya tüpleri ile göğüs kafesi içi ve ameliyat bölgesinden kan ve sıvılar uzaklaştırılır ve temiz kalması sağlanır. Gerekirse bu tüpler sağılarak içerde birikim olmaması sağlanır.

  • Geçici "pace" telleri ameliyatta takılmıştır ve uçları göğüs duvarında tespit edilmiştir. Eğer gerekirse kalp ritminizi devam ettirmek için harici kalp pili bu uçlara bağlanabilir.

Başa dön


Akciğer temizliği ve ameliyat sonrası bakım

Solunum cihazından ayrılıp kendiniz solumaya başlayınca yeterli solunum ve akciğerlerde birikebilecek balgamı engellemek için derin nefes alma ve öksürme işlemlerine aktif olarak katılmalısınız. Ayrıca bacaklarınızı yatak içinde çekip uzatarak hareket ettirmeli ve bacaklardaki dolaşıma yardımcı olmalısınız. Ağrılarınız için ilaç verilerek aktif ve hareketli olmanızda destek sağlanacaktır.

Durumunuzu yakından takip eden ekibiniz ve doktorunuz zamanı geldikçe yukarda bahsedilen ve izleminizde yardımcı olan hatları çıkaracaktır. Hazır hale geldiğinizde ise yoğun bakımdan servisteki odanıza alınacaksınız. Sizde mümkün olduğunca ekibinizin size önerdiği işlemlere aktif katılımla iyileşme döneminizin kısa ve sorunsuz olmasına katkıda bulunmalısınız.

İyileşme döneminde yürüyüş en kolay yapabileceğiniz egzersiz türüdür. Başlangıçta kısa mesafeli ve aralıklı olarak yapabilirsiniz. Daha sonra yavaş yavaş mesafe ve sıklık artacaktır.

Başa dön


Antikoagülan (kan sulandırıcı)

Mekanik kalp kapağı takılmış olan hastalar kan sulandırıcı ilaç olarak warfarin (piyasa adı coumadin veya orfarin) kulanmak zorundadır. Böylece kapak üzerinde pıhtı oluşması engellenir. Coumadin ayrıca ritim bozukluklarında ve kalp boşluklarının ileri büyümesi durumlarında da pıhtı oluşup beyne veya organlara atılmasını engellemek için kullanılabilir. Coumadin kullanılırken doz ayarlaması INR denen kan testi ile yakından izlenerek yapılmalıdır. Coumadin, kullanımı sırasında kendiliğinden veya ilaç ve yiyeceklerle etkileşerek doz duyarlılığı değişen bir ilaçtır. Az yada fazla alınması benzer şekilde tehlikeler doğurabilir. Coumadin kullanırken alkol almaktan ve doktorunuzun onayı olmaksızın yeni ilaç kullanmaktan kaçınmalısınız.

Yiyecekler

Aşırı diyet değişimlerinden kaçınmalısınız. Ayrıca yüksek miktarda K vitamini içeren ve pıhtılaşmayı kolaylaştıran aşağıdaki yiyecekleri de çok tüketmemelisiniz;

  • Mayonez,
  • Yağlar (soya, salata sosu),
  • Brokoli,
  • Bürüksel lahanası,
  • Lahana (çiğ),
  • Salatalık kabuğu,
  • Hindiba (frenk salatası),
  • Marul,
  • Hardal,
  • Maydonoz,
  • Ispanak (çiğ),
  • Şalgam (çiğ),
  • Su teresi (çiğ),
  • Yeşil soğan (çiğ).

Girişim ve işlemler

Doktorunuzu ve dişçinizi coumadin kullandığınız konusunda mutlaka uyarınız. Coumadin durdurulamayan kanamalara neden olabilir. Bu nedenle girişim veya işlem öncesinde coumadin dozu ayarlanmalıdır.

Fizik aktivite

Vurma, çarpma sonucu yaralanmaya neden olabilecek sportif faliyetler ve işlerden sakınmalısınız.

Doktorunuzu haberdar edin:

Aşağıdakilerden biri olursa mutlaka doktorunuzu haberdar edin;
  • Ciddi bir düşme veya kafanıza gelen bir darbe,
  • Aşırı cilt morarması,
  • Aşırı kanama (burun kanaması, dişeti kanaması),
  • İdrar veya büyük abdeste kanama,
  • Ateş yada kusma, ishal ile seyreden hastalıklar, iltihap,
  • Hamilelik yada hamile kalmayı planlamanız.

Tıbbi uyarı kartı

Yanınızda coumadin kullandığınızı belirten bir ilaç kartı taşımanız acil durumda hastaneye kaldırılmanız halinde hayat kurtarıcı olabilir.

Başa dön


Enfeksiyondan korunma

Kalp kapağı takılmış olan hastalar diş çekimi veya tanısal ve tedavi amaçlı bazı girişimler öncesinde kapakta mikrobik bulaşma olmaması için koruyucu antibiyotik almalıdırlar. Doktorunuzu veya dişçinizi yapay kapak taşıdığınız ve coumadin kullandığınız konusunda uyarınız.

Başa dön


Taburculuk ve izlem

Genellikle ameliyat sonrası 6.-8. günde evinize gidecek kadar iyileşmiş olursunuz. Çıkış öncesi size gerekli diyet, fizik aktivite, ilaçlarınız ve kullanım şekilleri ile ilgili bilgiler verilir. Kan testiniz (hemostaz testleri: Ptz ve INR) ve ilk kontrol muayeneniz için gelmeniz gereken süreler söylenir. İyileşme dönemi hakkında genel bilgiler için bağlantıyı izleyiniz.

Başa dön




AMELİYAT SONRASI



Ana Menu


Eve dönüş yolculuğu:

Açık kalp ameliyatınızdan sonra genellikle 5-7 gün içinde tekrar evinize dönecek kadar iyileşmiş olursunuz. Doktorunuz sizin durumunuzu değerlendirerek çıkış için uygun zamanı size bildirir. Eve dönüşte genellikle her ulaşım aracı ile seyahat edebilecek durumda olursunuz, farklı bir gereksinim varsa doktorunuz bunu size iletecektir.

Yolculuk öncesinde ağrı kesici almanız uygun olur. Araç kullanmanız 6 hafta süreyle sakıncalı olduğu için yolcu olarak seyahat edeceksiniz. Yolculuk sırasında rahat pozisyon alın ve rahat giysiler giyin. Şehirler arası yolculuk söz konusu ise molalarda inip hareket edin veya özel araçla seyahat ediyorsanız her iki saatte bir mola verin. Uçakla yolculuk yapacaksanız, uçuşunuza izin veren bir raporu doktorunuzdan talep edin.

Yolculuk sonrası bir süre dinlenmeniz uygun olacaktır.

Başa dön


İyileşme dönemi hakkında genel bilgiler:

Ameliyat sonrsası dönemde ortalama 6 hafta süren bir iyileşme döneminiz vardır. Bu süre hastanın genel sağlık durumuna, hastalığın ve ameliyatın cinsine, yaşa v.b. göre değişim gösterebilir. İyileşme döneminiz içinde bazen kendinizi kötü, yorgun, iyileşmenizde gerileme varmış gibi hissedebilirsiniz. Bu normal iyileşme sürecinde olabilen geçici bir durumdur. Eğer uzun sürerse doktorunuzla konuşmanız gerekebilir.

İyileşme döneminiz içinde unutkanlık, uykusuzluk, iştahsızlık, duygularınızı ifade etmede değişimler olabilir. Bu tür değişimler özellikler yaşlı hastalarımızda daha sıktır. İyileşme dönemi sonunda bu yakınmalar düzelir.

Eve çıktığınızda günlük normal kişisel ihtiyaçlarınızı kendiniz karşılayabilirsiniz. Evde gün içinde yatakta kalmayın. Gerektiğinde bir süre yatıp dinlenebilirsiniz. En az üç hafta süreyle yatarken sırt üstü yatmanız gerekir. Aynı süre içinde ağırlık kaldırmanız, tek kolunuza vucut ağırlığınızı vermeniz doğru değildir.

Günlük aktiviteleriniz ve yürüyüşleriniz sırasında kendinizi zorlamayınız. Efor kapasiteniz yavaş yavaş artacaktır. Yaptığınız işlerde ne kendinize, ne de bir başkasına bir şeyler ispatlamak gibi bir davranışa girmeyin.

Ameliyat sonrası erken dönemde kan değerleriniz bir miktar düşüktür. Bizler bu dönemde böyle olmasını tercih ederiz. Böylece ameliyatla ilgili bölgelerde pıhtı oluşması ve buna bağlı karışımlar olma olasılığı en aza iner. İyileşme dönemi ilerledikçe kan değerleriniz normale döner sizde eski gücünüze kavuşursunuz.

İyileşme döneminde dikkat gerektiren bir diğer konu, hasta ziyareti alışkanlıklarımızdır. Açık kalp ameliyatı sonrasında vucudun savunma mekanizmaları bir miktar baskılanır. Siz bu dönemde kendinizi enfeksiyon kaynaklarına karşı korumalısınız. Yoğun bakımdan çıktığınız ilk iki gün birinci dereceden akrabalarınız dışında ziyaretçi kabul etmeyiniz. İlerleyen günlerde ziyaretleri mümkün olduğunca az ve kısa süreli kabul ediniz. Kalabalıktan kaçınınız. Nezle & grip gibihastalığı olanların ziyaretine izin vermeyiniz. Ziyaretlerde yakın temastan kaçınınız.

Başa dön


Ameliyat yaralarınız:

Açık kalp ameliyatınız sonrasında ameliyatınızın cinsine göre göğüs bölgenizde ve bazen ek olarak bacağınızda kesiler bulunur. Bu kesiler ve çevresinde ağrı ve his kusuru olabilir. Hafif şişlik ve morarmalar görebilirsiniz. Ameliyata bağlı ağrılar ilk 2-2,5 aylık dönemde devam edebilir. Ancak giderek daha hafif ve daha seyrek hal alırlar. Kesilerin çevresinde olan uyuşma, karıncalanma, batma veya hissizlik tarzı yakınmalar kesiye ve damarların çıkarılmasına bağlı olarak gellişir. Bu yakınmaların sağlığınıza bir zararı yoktur, ancak 6-8 ay gibi uzun bir sürede azalıp kaybolurlar.
Kesilerinizin vucudun hareketli bölgelerine gelen kısımlarında (göğüs kesisinin alt 1/3'ü, bacak kesisinin diz bölgesi) iyileşme biraz daha geç olur ve bu bölgelerde iyileşme sonrasında kabarık iz kalabilir.

Ameliyat yaranız cilt ve cilt altı dokusu dışında göğüs kemiğini de kapsar. Standart açık kalp ameliyatında göğüs kemiği boyuna, ortadan ikiye kesilir. Ameliyat bitiminde tel dikişlerle kapatılır. Kemikteki yara normal bir kemik kırığı gibi iyileşir. 4-6 hafta sürecek olan bu iyileşme döneminde yan yatmamalı, ağırlık kaldırmamalı, vucut ağırlığınızı tek kolunuz üzerine vermemeli ve araç kullanmamalısınız.

Hareketle, derin nefes alma ve öksürükle göğüs kemiğinde oynama yada ses gelme gibi bir sorununuz olursa, kesilerinizde şişlik ve kızarıklık, akıntı gibi bulgular olursa doktorunuzla görüşünüz.

Başa dön


Ne zaman banyo yapabilirsiniz ?

Kesileriniz iyileşince banyo yapmanızda bir sakınca yoktur. Ameliyat tarihinizden itibaren 10-14 gün sonra genellikle banyo yapabilir duruma gelirsiniz. Oturarak, duş tarzında, vucut ısındaki su ile ve birinin refakatinde ilk banyonuzu yapınız.

Başa dön


Dikişleriniz:

Ameliyat yerine ait dikişleriniz genellikle cilt altı tipi olup vucut tarafından emilebilen yapıdadır. Göğüs tüpü yerlerine ait olanlar ise size önerilen süre (genellikle çıkıştan itibaren 7-10 sonra) sonunda alınması gereken dikişlerdir. Dikişlerinizi ya ameliyatınızın yapıldığı yerde ya da bulunduğunuz yerde size yakın herhangi bir sağlık kurumunda aldırabilirsiniz.

Başa dön


Fiziksel aktiviteleriniz:

İyileşme döneminizde yapacağınız fiziksel aktiviteler bu dönemi daha kısa ve sorunsuz geçirmenizde yardımcı olacaktır. İyileşme dönemi hakkında genel bilgiler başlığında önerilenler çerçevesinde davranın. Nefes darlığı, göğüs ağrısı veya bitkinlik hissederseniz egzersizi sonlandırın. Tam dinlenmeden tekrar egzersiz yapmayın.


Yürüyüş

İlk yürüyüşlerinizi ev içinde ve düz zeminde yapmaya başlayın. Rahat giysiler giyin. Havanın uygun olduğu durumlarda dışarıda yürüyüş yapın. Çok sıcak ve çok soğuk havalarda, yüksek nem oranı olduğunda, rüzgar ve hava kirliliği varlığında dışarı çıkmayın.
Yürüme mesafeniz ve hızınız yavaş yavaş artacaktır, kendinizi zorlamayınız. Bir başkasına ya da kendi kendinize fizik gücünüzü ispatlamaya çalışmayın, yarışma ve iddaya girmeyin.
Sonuçta ulaşmanız gereken en az fiziksel aktivite haftada üçgün ve her seferde 45 dakika yürüyüş olmalıdır.
Egzersiz bisikleti veya yürüyüş bandı gibi yardımcı cihazları kullanabilirsiniz.


Ağırlık kaldırma

Ameliyattan sonra 6 hafta süreyle 5 kg üzerindeki ağırlıkları kaldırmayın. Kaldıracağınız ağırlığı iki elinizle tutun ve vucudunuz dik durumda olsun. Göğüs kemiğinizi zorlayacak diğer aktivasyonlardan (sıkışmış kapı, pencere, kavonoz kapağı v.b. şeyleri açmak, kalçanız sabitken sağa-sola dönmek) kaçının.


Merdiven çıkma

Merdiven veya yokuş çıkmak daha fazla efor gerektiren aktivasyonlardır. Bu sırada daha çabuk yorulursunuz. Yorgunluk, çarpıntı hissederseniz durup dinlenin.

Başa dön


Sigara:

Umarız sigarayı hiç kullanmıyorsunuzdur. Hastalığınız veya ameliyatınız nedeniyle eğer sigarayı bırakmış iseniz, ilk adımı atmışsınız demektir. Ancak tekrar sigaraya başlamamanız önemlidir. Sigara kullanmayınız. Sigara içmemek yanısıra pasif içici konumuna geleceğiniz, yoğun sigara içilen ortamlara da girmemelisiniz.

Alkol:

Alkolü eğer kullanmıyorsanız hiç sorun yok. Kullanıyorsanız size önereceğimiz sıklık, miktar ve türlerin dışına çıkmamalısınız. Ençok haftada iki kez alkol alabilirsiniz. Yoğun alkol içeren içkileri (rakı, viski, cin, votka, konyak..) bir kerede ençok bir duble alabilirsiniz. Düşük alkol içeren içkileri (şarap, likör..) bir kerede ençok iki bardak alabilirsiniz. Bira uzun süreli kullanımda kalp kası bozukluklarına neden olduğu için önermiyoruz. Şarap (özellikle kırmızı) içkiler arasında tercih edebileceğiniz bir türdür.

Bu dozun üzerinde alacağınız alkol yağ metabolizmanızı, karaciğer fonksiyonlarınızı, ilaç düzey ve etkilerini bozabilir.
Alkol ilaç niyetine kullanılacak bir madde değildir. Bu amaçla başlamayınız veya kullanmaya devam etmeyiniz.

Başa dön


Cinsel yaşam:

Ameliyat sonrası ne zaman cinsel ilişkide bulunabileceğini hastalar genelde merak eder ancak çoğu bu konuyu sormaya çekinir. Eğer 2 kat merdiveni sorunsuz çıkabiliyorsanız fizik güç olarak cinsel ilişkide bulunmanızda sakınca yoktur. Ayrıca ruhsal olarak ilişkiye hazır olmanızı ve göğüs kemiğinizi zorlamayacak şekilde davranmanızı da öneririz.

Doğurganlık çağındaki kadın hastaların gebelik konusunda doktorları ile görüşmesi gereken konular;

  • Gebeliğe izin verilip verilmeyeceği,

  • Veriliyor ise zamanlaması ve dikkat edilecek konular,

  • Gebelikten korunma yöntemlerinden hangilerinin uygun olduğu.

Başa dön


Varis çorabı:

Bacaktan toplar damar alınan koroner bypass hastalarının iyileşme döneminde varis çorabı kullanması önerilir. Çorap ayaklarınızda şişlik olmasını engellemek, azaltmak için kullanılır. Ayrıca şişliği önlemek için bacaklarınızı bükmemeniz, bacak bacak üstüne atmamanız ve hareketsiz ayakta kalmamanız önerilir.

Dikkat etmeniz gereken noktalar;

  • Çorabınızı sabah yataktan kalkmadan giyiniz,

  • Önerilen süre kullanıma devam ediniz,

  • Çorapta kırışıklık, katlanma olmamasına dikkat ediniz,

  • Gece yatarken çorabınızı çıkarınız,

  • Uygun boyutta varis çorabı kullanınız,

  • Çorabı giyip çıkarmak için gerekirse yardım alınız.

Başa dön




Doktorla Görüşme



Doktorunuzu aramanız gereken durumlar nelerdir?


  • Kesi yerinizde kızarıklık, şişlik, ağrı veya aşırı duyarlılık varsa, kesi yerinizden bulanık, kokulu akıntı oluyorsa,
  • Ameliyat öncesi ağrılarınıza benzer ağrılarınız olursa,
  • İki gün veya daha uzun süren 38 derece veya daha üzerinde ateşiniz oluyorsa,
  • Eforla gelen ve dinlenmeklede devam eden solunum sıkıntınız oluyorsa,
  • Kısa sürede hızlı kilo artışınız varsa,
  • İki gün veya daha uzun süren aşırı halsizlik, yorgunluk halinin oluşması durumunda,
  • Kalp atışlarınızın istirahatte, dakikada 60 atım altında veya 100 atım üzerinde olması veya daha önce olmayan düzensiz atım veya duraklamalar olması durumunda,
  • Vucutta hafif çarpmalar sonucu veya kendiliğinden morarma veya kanamalar olması durumunda,

mutlaka doktorunuzla veya ameliyatınızın yapıldığı merkezle temasa geçiniz. Mümkünse doktorunuzun sizi görmesini sağlayınız, değilse en yakınınızda bulunan bir doktorun (tercihan kalp damar cerrahı) kontrol etmesini sağlayınız.